Yarım Kalan Sevda

Genç kız memleketinden istanbul a akrabalarının yanına yaz tatili için gelir. O gün gezmak için dışarıya çıkar, akşam üstü eve dönerken köşe başında genç bir adam dikkatini çeker. Çok yakışıklı, uzun boylu, mavi gözlü bir adamdır bu. Uzun bir süre birbirlerine bakarlar, genç kız heyecandar ölecektir adeta. Acaba kimdir bu adam? Buralardamı oturuyordur?.. Tüm bunları düşünürken bir sesle irkilir..
Genç adam onu çarşı boyunca takip ettiğini, tanışmak istediğini söyler. Genç kız tanışmak için can atıyodur ama, geldiği yerde hoş karşılanmaz böyle şeyler, utanır ve "hayır" der adama. O gece genç kız sabaha kadar genç adamı düşünür, neden evet demedim, bir daha görebilirmiyim acaba diye hayıflanır durur. Ertesi gün genç kız sokağa çıkar, köşe başında bütün gece uykusuz kalmasına, düşüncelere dalmasına sebep olan adamı görür, kalbi yerinden çıkacaktır bu sefer hayır diyemez, kim duyarsa duysun umrunda değildir onu yaşamak, sevmek ister ve ilişkileri başlar.. Ayrılık vakti gelir kız memleketine dönecektir.. Genç adam durumu ailesine açar, evlenmek istediğini söyler, ailesi karşı çıkar meshepleri ayrıdır çünkü, kız Sunni çocuğun ailesi Alevidir.. Bu arada genç adamın ailesi oldukça varlıklıdır ancak, bu evlilik gerçekleşirse bundan mahrum bırakılacak, ailesi tarafından reddedilecektir..
Aşk bu ya, delicesine bir aşk.. Genç adam bir tek valizini alır ve sevgilisinin memleketine gider, koskoca yüreğiyle kızı ailesinden ister ve evlenirler..istanbul a yerleşirler, üç ay sonra bir kızları olacağını öğrenirler ve kızları dünya ya gelir. Babası Deniz Gezmiş i çok sevdiği için, etrafa mavi mavi bakan, tombiş yanaklı bu bebeğe "deniz" adını koyar. Çok mutludurlar ama geçim sıkıntısı çekiyolardır, genç adam babasının varlığından da mahrumdur artık ve istemeyerekde olsa libya ya gitmek para kazanmak zorundadır. Canından çok sevdiği eşi ve deniz bebeğinden 5 ay ayrı kalmak zorundadır. Her gün eşine mektup yazıyor para yolluyordur, genç kadın cevap yazıyor sayfaları gözyaşlarıyla ıslatıyordur...
Nihayet o gün gelmişti, sabahleyin babaları dönecekti evlerine. O gece deniz bebek hiç susmadan ağlıyordu, ikide bir su istiyordu annesine uyku haram olmuştu ve gecenin bir yarısı telefon çalıyodu, kim olabilirdi ki bu saatte? Bu ses dünyasını karartmıştı... Genç adam otobüsün hol kısmındaydı, yanındaki adamdan izin istedi cam kenarına geçip uyumak için. Ankara kayaş yolunda devrildi otobüs, 5 ölü baya da yaralı vardı. Genç adam ölmüştü, yanındaki arkadaşı ufak bi sıyrıkla kurtuldu, hol kısmına geçmişti çünkü..

Genç kadın 5 yl boyunca tedavi gördü, bitkisel hayata girmişti bi nevi, deniz bebek olanlardan habersiz babasını hiç tanıyamamıştı. Ama olsun cesur bir babası vardı deniz bebeğin. O deniz bebek benim, artık 23 yaşında genç bir kızım ve bilmediğim, görmediğim, babamı çok seviyorum..